JBL Charge 2 Bluetooth Hoparlör İncelemesi
Geçtiğimiz sene bluetooth hoparlör arayışına girmiştim. Ağırlıklı olarak dışarıda kullanımı hedeflediğim için kriterlerim arasında taşınabilirlik en ön plandaydı. Yaptığım araştırmalar sonucunda JBL Charge 2 modeline ulaştım. JBL Charge 2 su şişesinden daha kalın hatlara sahip boru tasarıma sahip bir ürün. Bu yüzden çantanıza, bavulunuza ve en önemlisi avucunuzun içine rahatlıkla sığıyor. Ürünün sağ ve sol tarafına konumlandırılmış bas çıkışları ise ses kalitesini gerçekten farklı bir boyuta taşıyor. Şimdi gelin JBL Charge 2’yi beraber inceleyelim.
https://www.youtube.com/watch?v=x18fDpGCat0&t
Kutu İçeriği:
JBL Charge 2’nin kutusundan, kendisi, kullanım kılavuzu, şarj kablosu ve şarj adaptörü çıkıyor. Kutu içerisinden ürünü taşırken koruması adına herhangi bir kılıf çıkmıyor ve bu kılıf JBL tarafından harici olarak satılıyor. Bu tarz ufak detaylar aslında son kullanıcı tarafında gerçekten çok önem verilen detaylar ancak firmaların bu tarz konularda genellikle ceplerinde akrep oluyor diyebilirim.
Tasarım:
Yukarıda da söylediğim gibi ürünün tasarımı tam bir 500ml’lik içecek kutusu boyutlarında diyebiliriz. Silindir tasarımı sayesinde taşıması gerçekten çok rahat, isterseniz elinizle alıp taşıyın isterseniz çantanızın suluk kısmına koyun, isterseniz bisikletinizin mataralık bölümüne koyabiliyorsunuz. JBL Charge 2’yi elinize aldığınız zaman kauçuk kaplı yapısı sayesinde sizlere sağlam bir ürün olduğunun sinyallerini veriyor. Hoparlörlerin bulunduğu alanlardaki metalimsi hissiyat ise gayet güzel. Ürünün arkasında da bütünlük bozulmaması adına aynı tasarım devam edilmiş ancak sesin sadece JBL logosunun olduğu yüzden geldiğini hatırlatmak isterim.
JBL Charge 2’nin üstünde 6 adet tuş bulunuyor. Sırasıyla baktığımız zaman:
- Açma Kapama Tuşu
- Bluetooth Bağlantı Kurma Tuşu
- Ses Kısma
- Ses Yükseltme
- Çoklu Bağlantı Tuşu
- Telefona cevap verip – kapatma tuşları
Ayrıca Ses Kısma ve yükseltme tuşlarının önüne konumlandırılmış 5 adet led ışık sayesinde pil seviyemizi rahatlıkla görebiliyoruz. Aynı zaman da bu tuşların ışıklı tuşlar olduğunuda hatırlamakta fayda var.
Ve işte sıra JBL Charge 2’nin en can alıcı bölgesi olan yan taraflarına sıra geldi. Bu ürünün sağ ve sol tarafında bulunan bu bas çıkışları, JBL Charge 2’nin ses kalitesini gerçekten ap ayrı bir noktaya taşıyor. Özellikle yüksek baslı şarkıları dinlerken, sağ ve sol taraftaki bas çıkışlarının titreşimini izlemek çok keyifli diyebilirim 🙂 Tabii ürünü taşırken bu bas çıkışlarına bir zarar gelmemesi için sağ ve sol taraflarına mutlaka dikkat etmenizi öneririm.
JBL Charge 2’nin renk seçeneklerine baktığımız zaman karşımıza 5 farklı renk çıkıyor. Bunlar: Kırmızı, Beyaz, Mavi, Mor ve yukarıdaki görselde bulunmayan siyah renkleri bulunmakta. Benim beyaz renkteki tercih sebebim açıkcası 50 dolar daha ucuz olmasıydı. Ürünü ebay üzerinden satın alıp, amerikadan gelen bir dostuma getirtmiştim. Standart fiyatı 150 dolar iken, ben beyaz versiyonunu 100 dolara bulunca renk farkı için 50 dolar ödemeyi saçma buldum ama tabii ki gönlüm siyahını isterdi diyebilirim. Fotoğraflardan da görebileceğiniz üzere ne kadar dikkatlı kullansamda kullanıma bağlı olarak kirlenmeleri rahatlıkla görebilirsiniz.
JBL Charge’ı isterseniz masanıza yatay isterseniz de dikey konumlandırıp müzik dinleyebiliyorsunuz. İki türlü de gayet güzel ses kalitesini bizlere sağlıyor. JBL dikey kullanımda baslarda kalite kaybını azaltmak için Charge 2’nin kenarında çıkıntılar bulunuyor.
Ürünün boyutlarına baktığımız zaman, kardeşi JBL GO ve iPhone 7 Plus ile boyut farklarını yukarıdaki görsellerde görebilirsiniz. Ses kalitesi tartışılmaz ancak sürekli yanımda olması için daha ufak bir bluetooth hoparlör arayışına girdiğimde ise JBL Charge 2’nin kardeşlerinden biri olan JBL GO’yu satın aldım. JBL Go incelememi okumak için buraya tıklayınız. JBL Charge 2’yi sürekli yanımda taşıyamıyorum, özellikle sırt çantam olmadığı zaman, telefonun hoparlörüne mecbur kalmamak adına, montun cebine sığan JBL Go gerçekten keyifli bir ürün diyebilirim. JBL Charge 2 ortalama 600 gram ağırlığına sahip.
Girişler:
JBL Charge 2’nin girişleri sırasıyla, mini USB, AUX ve USB’dir. Mini USB üzerinden ürünü şarj edebilirken, AUX Bağlantısıyla müziklerinizi kablo aracılığıyla da JBL Charge’dan dinleyebilirsiniz. USB girişi sayesinde ise bu koca pilli canavarın pilini bir powerbank olarak kullanmanızı sağlayacaktır. Böylelikle priz olmayan yerlerde yanınızda JBL Charge var ise powerbank’e de gerek kalmıyor.
Pil:
JBL Charge 2’nin içinde tam 6000 mAh’lık bir pil bulunuyor. Bu pil sayesinde ürün tam 12 saat boyunca müzik çalabiliyor. Tabii son ses dinlediğiniz zaman biraz daha hızlı bitiyor diyebilirim. 6000 mAh’lık pilini aynı zamanda yukarıda da bahsettiğim gibi powerbank olarak kullanmak mümkün kılınmış. Ürünün üst tarafında bulunan led ışıklar sayesinde ürünün pil durumunu görebiliyorsunuz. Pillerin tam dolması ortalama 4 saat sürüyor.
Bluetooth Bağlantı:
JBL Charge 2, ister telefon ister tablet istersenizde bilgisayarınıza rahatlıkla bağlanıyor. Üründe Bluetooth 3.0 bulunduğu için bir kere bağlantı kurduktan sonra iki cihazında bluetooth’unu açık hale getirdiğinizde otomatik olarak birbirlerini tanıyorlar.
İncelemenin yukarısında bahsettiğim bir konuda Çoklu Oynatma Tuşuydu. Bu tuşa basarak, aynı anda 3 farklı cihazı JBL Charge’a aynı anda bağlayabiliyorsunuz. Böylelikle arkadaşlarınızla bir yerde takılırken, herkes sırasıyla istediği şarkıyı rahatlıkla açabiliyor.
JBL Charge 2 ile aynı zamanda bluetooth üzerinden telefon görüşmelerinizi de gerçekleştirebilirsiniz. Ürün üzerinde, Eko ve Gürültü Engelleyici bulunması ve kaliteli bir mikrofona sahip olması sayesinde telefon görüşmelerimizi rahatlıkla gerçekleştirebiliyoruz.
Ses Kalitesi:
Öncelikle söylemek istiyorum ki, bu hoparlörün sesi gerçekten çok başarılı. Özellikle kapalı ortamlarda kısık seste çok kaliteli müzik sesi alıyorsunuz. Zaten kapalı ortamda sesi yarının üstüne çıkarınca ses baya fazla geliyor. Evde kalabalık parti yaparsanız bir şekilde sizi götürür diyebilirim. Dışarı da dinlerkende yine sizi tatmin edecektir ama yok ben illaki yüksek sesle müzik dinleyip, dikkatleri üzerime çekmek istiyorum diyorsanız o zaman başka çözümlere yönelmenizi önerebilirim 🙂 Yazımda bahsettiğim, sağ ve solda olan bas çıkışlarının sese olan etkisi gerçekten çok başarılı. Bu ürünle her yerde kaliteli müzik dinleyebiliyorsunuz.
En yüksek sesi açtığınız zaman eğer dinlediğiniz şarkının basları yüksek ise bozulmalar olabiliyor. O yüzden son ses dinlemeyi yüksek baslı şarkılarda önermiyorum.
Sonuç:
JBL Charge 2, kesinlikle parasını hak eden, aldıktan sonra keyif veren bir ürün diyebilirim. Sizde benim gibi her gittiğiniz yerde kaliteli müzik dinlemeden yapamıyorsanız, mutlaka çantanıza eklemeniz gereken bir aksesuar diyebilirim.
Ürün hakkında merak ettiklerinizi aşağıdaki yorumlar kısmından yazabilirsiniz.
Nisan 2017
