Huawei FreeArc Kulaklık İncelemesi

Huawei FreeArc Kulaklık alınır mı? Huawei FreeArc’ın ses performansı nasıl? Huawei FreeArc’ın özellikleri neler?


Ürün ile ilgili tüm detaylar için aşağıdaki videoya göz atmayı unutmayın.

Huawei FreeArc‘ı satın almak için buraya tıklayın.

300 TL İndirim Kodu: AFAMERT300


Huawei FreeArc, aktif yaşam tarzını benimseyen kullanıcılar için tasarlanmış yenilikçi ve açık kulak yapısına sahip bir kablosuz kulaklık. Bu incelemede, ürünün tasarımından ses performansına, pil ömründen bağlantı özelliklerine kadar tüm teknik detaylarını ele alacağız.

Huawei FreeArc Tasarım

Huawei FreeArc, kulağınızın etrafını adeta bir çerçeve gibi sarıyor. Ön tarafta sesi veren küçük bir hoparlör bölümü, kulağınızın arkasında ise damla formunda pil ve denge modülü bulunuyor. Bu iki kısmı, esnek bir C-Bridge adı verilen hafızalı metal alaşımlı bir köprü birleştiriyor. Kulağınıza taktığınızda 140 derecelik bir açıyla kulağınızı kavrayan bu yapı, ilk başta fütüristik bir aksesuar takmışım hissi verdi. 😊

Huawei FreeArc’ın malzeme kalitesi oldukça etkileyici. Huawei bu gövdede havacılık ve tıp sektöründe de kullanılan titanyum-nikel şekil hafızalı bir alaşım kullanmış. Dış yüzey ise yumuşak likit silikon kaplama, elde kaymıyor. Bu kombinasyon, kulaklığı hem esnek hem de dayanıklı hale getiriyor. Huawei’nin verilerine göre FreeArc, 20 bin defa bükülme testinden geçmiş ve 5 yıl formunu koruyabileceği belirtilmiş. Yani günlük kullanımda veya çantanıza atıp çıkarırken kırılması zor görünüyor, sağlamlık hissi veriyor. Huawei FreeArc, gözlük kullananlar için rahatsız edici olabilir. Son olarak dokunmatik kontrollerin hassasiyeti de egzersiz sırasında istenmeyen işlemlere neden olabiliyor.

Huawei FreeArc Ergonomi ve Teknik Özellikler

Kulaklığı taktığımda, klasik silikon uçlu kulaklıklar gibi kulak kanalıma bir tıkaç girmediği için ferah hissettiriyor. Kulak içi basınç yok, vakum hissi yok. Sanki kulaklık takmıyormuşum gibi rahat bir hissiyatı var. Her bir kulaklık 8.9 gram ağırlığa sahip ve kulakta uzun süre kalsa bile rahatsız etmiyor. Ağırlık dağılımı iyi ayarlanmış, öndeki ve arkadaki kısım kulağın üç noktasına dengeli şekilde oturuyor. Sonuç olarak kulakta sabit bir şekilde duruyor. Koşu bandında koşarken, hatta başımı sertçe sağa sola salladığımda, “headbang” testinde bile yerinden oynamadı! Bu kulaklıkla spor yaparken “acaba düşer mi?” endişem hiç olmadı, ne yaparsam yapayım kulağımda güvenli ve sağlam şekilde kalmayı başardı.

Huawei FreeArc, IP57 sertifikasına sahip yani su sıçramalarına ve toza karşı dayanıklı. Terliyken veya yağmurlu havalarda bile güvenle kullanılabilen kulaklık, dokunmatik kontrollerle donatılmış. Ancak bazı kullanıcılar, özellikle egzersiz sırasında, bu kontrollerin hassasiyetinin artırılabileceğini belirtmiş. Kulaklık üzerinde fiziksel tuş bulunmuyor, tüm komutlar dokunmatik hareketlerle yapılabiliyor. Bu durum, teknolojik açıdan havalı olsa da pratikte bazen can sıkıcı olabiliyor. Mesela kulaklığı düzeltmek için elimi kaldırdığımda yanlışlıkla dokunmatik alana temas edip müziği durdurduğum anlar oldu. Özellikle koşarken ve terli terli kulaklığı düzeltirken bir anda sonraki şarkıya geçebiliyorsunuz.

Her bir kulaklık 8.9 gram, şarj kutusu ise 67 gram ağırlığa sahip. Şarj kutusu bu zamana kadar Huawei kulaklıklarda gördüğüm en iyi malzeme kalitesine sahip ve kare bir formda bizlere sunulmuş. Arkasında Tip-c şarj girişi ve önünde ise bir Led bulunuyor. Bağlantı ve şarj durumlarını buradan takip edebiliyoruz. Huawei FreeArc, Bluetooth 5.2 teknolojisi ile hızlı ve kararlı bir bağlantı sunuyor. Çift anten tasarımı, açık alanda 400 metreye, kapalı alanda ise 100 metrekareye kadar geniş bir kapsama alanı sağlıyor. Çift cihaz bağlantı desteği sayesinde, aynı anda iki cihaza bağlanarak kolayca geçiş yapabilirsiniz. Ayrıca SBC ve AAC kodeklerini destekliyor.

Huawei FreeArc Ses Performansı

Açıkça belirtmem gerekirse, açık tasarımlı kulaklıklarda ses performansı konusunda beklentimi hep biraz düşük tutarım çünkü kulak kanalını tam kapatmadıkları için özellikle bas frekanslarında güçsüz olabiliyorlar ve dış sesleri de engellemedikleri için ses deneyimi zayıf kalabiliyor. Huawei FreeArc ise bu algıyı değiştirmek istercesine oldukça iddialı bir donanımla geliyor. Her bir kulaklıkta 17×12 mm boyutunda büyük sürücüler mevcut. Bu da FreeArc’ın çoğu kulakiçi kulaklıktan daha büyük bir sürücüye sahip olması demek. Üstelik bu sürücüler titanyum kaplamalı kompozit diyaframlara ve güçlü neodimyum mıknatıslara sahip. Teknik terimleri bir yana bırakırsak, Huawei’nin amacı, açık tasarıma rağmen dengeli ve dolu dolu bir ses sunmak.

İlk dinlediğim anda; “Vay be, bu açık kulaklıktan bu kadar dolgun ses beklemiyordum!” dedim. Baslar (düşük frekanslar) şaşırtıcı şekilde hissedilir ve yeterli seviyede. Tabii fizik kurallarını tamamen aşamıyorsunuz, ultra derin, sarsıcı bir sub-bass performansı yok ancak pop veya elektronik müzik dinlerken ritmi gayet iyi duyabiliyorsunuz. Davul vuruşları tok ve belirgin şekilde geliyor. Açık havada koşarken bile müziğin bass ritmi beni motive etmeye yetti doğrusu. Tizler (yüksek frekanslar) parlak ve temiz seviyede. Vokallerin arkasındaki ziller, synthesizer sesleri veya yüksek notalar net bir şekilde duyuluyor, rahatsız edici bir cızırtı veya keskinlik hissetmedim. Orta frekanslar da (vokal ve enstrümanlar) dengeli, podcast dinlerken konuşma sesleri sanki yanımda konuşuluyormuş gibi doğal ve anlaşılır geldi, şarkılarda da vokaller önde ve temizdi. Genel olarak Huawei FreeArc’ın ses profili dengeli ve zengin. Ne bass’lar boğuk, ne tizler kısık, ne de mid’ler geride. Hepsi belirgin bir uyum içinde. Bunların dışında, “Huawei AI Life” isimli mobil uygulaması üzerinden ekolayzer ayarı, dokunmatik kontrolleri özelleştirme, güncelleme ve kulaklığı bul gibi özellikleri kullanabilmek mümkün.

Açık tasarım kulaklıkların bir diğer handikapı ise ses sızıntısı ve dış gürültü. Yani yüksek sesle müzik dinlerken yanınızdakilerin de sizin dinlediğiniz müziği duyması veya dış ortam seslerinin müziği bastırması söz konusu. Huawei, Reverse Sound Waves adını verdiği bir teknoloji ile ses sızıntısını azaltmaya çalışmış. Bu teknoloji, hoparlörden çıkan sesi kulağınıza yönlendirirken ters fazlı ses dalgalarıyla dışarı kaçabilecek kısmı nötrlemeyi amaçlıyor. Kulağa bilim-kurgu gibi gelse de test ettiğimde gerçekten de dışarıya çok az ses verdiğini gözlemledim. Ofiste sessiz bir ortamda, orta-yüksek ses seviyesinde müzik açtım, yan masadaki arkadaşım ancak kulağını bana yaklaştırdığında hafif bir tıslama duyduğunu söyledi. Yani kütüphane gibi sessiz bir yerde son ses dinlemezseniz kimseyi rahatsız etmezsiniz, bu güzel bir özellik. Dış ortam seslerine gelince FreeArc’da aktif gürültü engelleme (ANC) mevcut değil ama zaten bu tip açık kulaklıklarda ANC olması mantıklı değil çünkü kulaklığın tasarımı ortamı duyurmaya yönelik. Dolayısıyla dışarıdaki sesleri duyacaksınız. Bunun artısı, çevre farkındalığı, eksisi ise gürültülü yerde müziğinizin biraz arka plana düşebilmesi.

Huawei FreeArc Pil Performansı

Huawei FreeArc modelinde kulaklıkların her birinde 55 mAh, şarj kutusunda ise 510 mAh pil kapasitesi mevcut. Huawei FreeArc, Huawei’nin verilerine göre tek şarj ile 7 saate kadar müzik dinleme imkanı sunuyor. Deneyimlemek için çeşitli günlerde, farklı senaryolar denedim. Orta ses seviyesinde (%50-%60) karışık müzik çalarak yaptığım testte 6.5 saat civarı müzik çalmayı başardı ki bu bence çok iyi. Kulaklığın ses seviyesini yüksek şekilde kullanırsanız, pil performansı muhtemelen 6 saat civarına düşecektir ama yine de açık bir kulaklık için etkileyici bir rakam. Kıyaslamak gerekirse, bazı tam kablosuz kulak içi modeller bile 4-5 saat pil performansı sunarken, FreeArc’ın 7 saate yakın pil performansı sunması çok iyi.

Kulaklıklar, tek bir şarj ile 7 saat kesintisiz kullanım sunarken, şarj kutusu ile birlikte toplamda 28 saate kadar kullanım imkanı sunuyor. USB-C hızlı şarj özelliği sayesinde, 10 dakikalık şarj ile 3 saatlik oynatma süresi elde edebilirsiniz. Kulaklıkları şarj kutusunda yaklaşık 40 dakikada şarj edebilirken, boş şarj kutusunu kablo ile yaklaşık 60 dakika şarj edebilmek mümkün.

Huawei FreeArc Kullanım Alanları

Spor ve Aktif Kullanım: Açık tasarımın spordaki en büyük artısı çevre seslerini duyabilmeniz. Özellikle dışarıda koşuyorsanız veya bisiklet sürüyorsanız bu hayati bir konu. Ayrıca IP57 suya dayanıklılık sayesinde terden veya hafif yağmurdan etkilenmiyor. Tabii spor salonu gibi ortamlarda etraftaki müzik ve gürültüyü de duyuyorsunuz. Eğer spor yaparken sadece kendi müziğimi duyayım, ortam sesi hiç gelmesin diyorsanız, FreeArc sizi tatmin etmeyebilir çünkü ortamı izole etmiyor.

Günlük Kullanım ve Sosyal Yaşam: FreeArc, spor dışında günlük hayatta da keyifli bir kullanım sunuyor. Özellikle dışarıda yürürken veya işe giderken kulağınızda açık tasarımlı bir kulaklık olması, yine etrafı duyma avantajı ile güven veriyor. Örneğin sokakta müzik dinlerken, trafik ışığının sesi, araçların yaklaşması gibi uyarıları kaçırmıyorum.

Ofis ve İş Ortamı: Ofiste FreeArc ile geçirdiğim birkaç günde oldukça enteresan deneyimler yaşadım (iyi anlamda!). Öncelikle ofis ortamında kulaklıkla müzik dinlerken, yanınıza birisi geldiğinde genelde kulaklığı çıkarıp “Efendim?” deriz. FreeArc takılıyken buna gerek kalmadı.

Sonuç olarak, Huawei FreeArc, aktif yaşam tarzını benimseyen ve çevresel farkındalığı önemseyen kullanıcılar için tasarlanmış konforlu ve yüksek performanslı bir kablosuz kulaklık olarak öne çıkıyor.