Bu ay Autoshow dergisi için Porsche Macan Testi hazırlayacağımı duyunca heyecalandım. Daha öncesinde Porsche Cayman ve Porsche Panamera fotoğraflamıştım fakat uzun süredir Porsche çekmiyordum ve kullanmıyordum.
Porsche aynı ailede bulunan Audi Q5 ile aynı platformu kullanarak Macan’ı dünyaya duyurdu. Macan Porsche’nin Leipzig’deki fabrikasında üretiliyor. Araç her ne kadar çok rakibi varmış gbi gözükse de bence hedefinde Porsche olan biri zaten gidipte Audi Q5 ya da BMW X3’e bakmayacaktır. Fakat Porsche Macan Türkiye pazarı için fiyat performans için biraz uyumsuz gibi gözüküyor. Çünkü bu paralara çıktıktan sonra Cayyene alıp lüksün ve performansı damarlarınızda hissetmek bence çok daha mantıklı olacaktır.
Çekim için otomobili Canon Eurasia binasına getiren sevgili Murat Çavdar, sağolsun direksiyonu hemen bana bıraktı ve hayatımda ilk kez Porsche Macan ‘nın sol taraftaki marşını çevirmiş bulundum.
Test ettiğim Porsche Macan modeli benzinli 2.0 litre hacminde turbo motor 5500 d/d’de 237 hp güç, 1500 ile 4500 d/d arasında 350 Nm tork üretiyordu. Araç Porsche ile özleşmiş PDK çift kavramalı ve 7 vitesli şanzımanla beraber geliyor. Otomobil 0’dan 100 km/s hıza 6.9 saniyede ulaşıyor. Ağırlığı 1.9 tona yakın bir araç için bu değer çok başarılı olduğunu düşünüyorum.
Dış tasarımına bakacak olursak, Porsche Macan aynı abisi Cayyene’nin hatlarını taşıyor ve otomobillerle ilgili kişiler zorlanmadan bu aracın Porsche’ye ait olduğunu anlayabiliyor. Hatta fazla da ilgisi olmayan kişiler aracı Cayyene’ne benzetebilirler.
Otomobilin kaput kısmı ise çok ilginç. Yukarıdaki fotoğraftaki kesim noktalarına bakarsanız anlayacaksınız. Kaput otomobilin farlarıyla beraber komple açılıyor ve değişik bir tasarım ortaya çıkıyor. Böylelikle tamamiyle yekpare bir kaput tasarımı ortaya çıkıyor ve kaputu tampondan ayıran kısım çizgileri de azalmış oluyor.
Ön ızgaranın büyüklüğü sayesinde otomobilin mizacı sertleştirilmiş ve bu ızgaraların bitim noktalarında ise gündüz Led farları ile noktalanmış.
Yukarıda da bahsettiğim gibi genel hatlarıyla arabanın arkasını kapatıp otomobile baktığınız zaman bildiğiniz bir Cayyene gözüküyor. Porsche Macan ‘ın arkasındaki en radikal fark ise, kesinlikle stopları olmuş. Stoplar tasarımı sayesinde 3 boyut kazanmış. Gündüz farları ortadaki düz çizgi şeklinde yanıyor. Frene basıldığı zaman ise stobun kenarı komple bir şerit halinde yanıyor.
Porsche Macan ‘ın içine girdiğiniz zaman bir uçak kokpitiyle karşı karşıya kalıyor gibisiniz. Heryerde ufak ufak tuşlar mevcut. Özellikle vitesin etrafında bulunan Vertu’yu andıran tasarım aracın size verdiğin premium hissiyatını tepeye taşıyor. LCD çözünürlüğü gayet yeterli fakat arka kameranın çözünürlüğü Mercedes GLE Coupe’den çok çok aşağılarda kalıyor. Test otomobilimizin dolu olduğu için içerisinde bolca karbon fiber kaplama görebiliyoruz. Açıkcası karbon fiber kaplamaya aşık olan biri olarak aracın içine çok yakıştığını belirtmek isterim.
Aracın kullanımına gelecek olursak gerçekten çok rahat. Daha öncesinde Mercedes GLE Coupe çekiminde aracı biraz kullanmıştım fakat sürekli kullanmak içimden gelmedi. Fakat Porsche’de arabayı sevgili Murat Hocam’a hiç kullandırtmadım. Araça en çok hoşuma giden ve sonrasında hemen sıkıldığım özellik ise elektrikli direksiyon oldu. Hoşuma gitmeyen kısım ise şerit takip asistanı oldu, ilk başlarda biraz otomobille oynadım, şeritten biraz kafayı çıkarınca hemen düzeltiyordu fakat artık sollamalara çıkarkende beni durdurmaya çalışmaya çalışınca devre dışı bıraktım. Aracın ara hızlanmaları gayet keyifliydi. Motor sesi biraz daha güçlü olabilirdi. Günün sonunda Porsche kullanıyorsunuz. Çekim boyunca farklı lokasyonlara gittik fakat klasik İstanbul trafiğinde bolca da dur kalka girdik. Araç kendine çok baktırıyor, özellikle harika renginin ve öndeki amblemin bunda çok etkisi olduğunu düşünüyorum.
Fiyatlara bakacak olursak , aynı motora sahip Audi Q5 230.270 TL’den başlayan fiyatlarla alınabiliyor. 2,0 lt 240 HP’lik turbo benzinli motora sahip olan Range Rover Discovery Sport’un başlangıç fiyatı 300.050 TL.
267.000TL’lik başlangıç fiyatıyla Macan bu segmente ortalama bir fiyatta diyebiliriz.
Bu çekimimde, Canon’un geçtiğimiz haftalarda piyasada sunduğu Canon 80D’yi kullandım. Canon 80D, 24 megapiksellik APS-C sensörü, 45 adet netleme noktası, saniyede 7 kare çekim hızı ve üstün video performansıyla göz dolduran bir model.
Otomobil gibi hızlı hareket objelerin çekimlerinde genellikle netlik sıkıntısı yaşanır. Canon 80D’de bulunan Dual Pixel CMOS AF III Teknolojisi ve Canon 80D ile gelen yeni 18-135mm Nano USM lens ile artık otomatik netleme hızı eski modellere oranla çok yükseldi. Canon 80D’de aynı zamanda Wi-Fi ve NFC bulunuyor. Bu teknolojiler sayesinde fotoğraf makinemizi, akılı telefon ya da tabletlerimizi kullanarak fotoğraf çekebiliyoruz. Fotoğraf makinemizin üstündeki bütün değerleri akıllı telefonlarımızdan değiştirebiliyoruz. Bunların yanı sıra çektiğiniz fotoğrafları cihazınıza yollayıp, sosyal medyaya hemen aktarabiliyorsunuz.
Canon 80D hakkında yazdığım detaylı inceleme yazısını okumak için buraya tıklayabilirsiniz.
Fotoğrafa yeni başlayan dostlarımız genelde fotoğraflarına bir çerçeve yapar. Herkes bu dönemden geçti aynı benim de geçtiğim gibi. Fotoğraflara konulan çerçeveler ne kadar sanal dursa da, natürel çerçevelerde bir o kadar fotoğraflarda kadrajı oluşturuyor. Bu çekimde otomobilleri kadraja alıp etrafı sade tutmaktansa, mümkün oldukça etrafında çerçeve oluşturacak şekilde çekim yaptım. Böylelikle fotoğrafımız klasik bir otomobil fotoğrafından ayrılmış oluyor. Özellikle kolonların arasında yaptığım çekimde neden bahsettiğimi rahatlıkla anlayabilirsiniz.
Aynı zamanda bu mekanın tavanında bulunan paralel çizgileri de bilerek kullandım. Bu tarz çizgiler fotoğrafı izleyen kişinin fotoğrafın tamamını incelemesini sağlar. Fotoğrafa baktığını zaman gözünüzün ister istemez yukarıdaki çizgiden aşağı doğru kaydığını ve otomobile ulaştığınızı fark edeceksiniz. Bu da yine bir komposizyon kuralıdır.
Porsche Macan’ın iç ve dış çekimlerinde Canon ST-E3 Harici Flaş tetikleyici ve 2 adet Canon 600EX RT modelini kullandım. Bu iki üründe radyo kontrolllü flaş tetikleyicilerdir. Bu ikili sayesinde flaşınızı makinenin tepesine takmadanda da harici olarak kullanabilir ve istediğiniz yerden flaşı patlatabilirsiniz.Yukarıda görmüş olduğunuz gibi ilk fotoğraf yaklaşık 4-5 fotoğrafın birleşmesiyle çekilmiştir. Burada otomobili flaşla bölgesel aydınlatarak bunları photoshop yardımıyla birleştiriyoruz. Bu birleştirme işi gerçekten çok önemlidir. En ufak renk sapması yüzünden fotoğrafın kullanılamaz hale gelebilir. Bu yüzden çekim yaparken ışığınızı doğru ayarlamanız gerekiyor. Birinci fotoğrafta fotoğrafın son halini görebilirsiniz. İkinci fotoğraf ise aynı kadrajın flaşsız çekilmiş halidir.
Özellikle otomobilin iç ve detay çekimlerinde harici flaşlarla yapılan çekimlerde ışığı kullanmayı öğrendikten sonra, otomobil kataloglarındaki gibi çekim yapabiliyor hale geleceksiniz. Bu tarz çekimler yaparken tamamen karanlık ortamlarda çekim yapıp, sadece flaşların gücüyle çekim yapıyor olmanızı öneriyorum. Böylelikle ışığa hükmetmiş oluyorsunuz. Yukarıda ise aynı kadrajın hem flaşlı hemde flaşsız ne tarz bir fark yarattığını görebiliyorsunuz.
Mayıs 2016
