Otomobil dünyasını takip ediyorsanız, Mercedes’in SUV segmentindeki otomobillerde bir türlü istikrarı tutturamadığını biliyorsunuzdur. Binek otomobildeki başarıyı SUV segmentinde bir türlü yakalayamamıştı. Mercedes geçtiğimiz sene bütün SUV serilerinin isimlendirmesinden başlayarak değiştirmeye başladı. Artık Mercedes G kodu SUV segmentinin ana kodu oldu. Bunun yanına gelen harfler ise SUV’un segmentini belirliyor. Örnek vermek gerekirse bunlar; GLA, GLC, GLE Off-Roader, GLE Coupé, GL ve efsanevi G serisi.
GLE Serisi ise kendi içinde ikiye ayrılıyor. Bunlar; GLE Off-Roader ve GLE Coupé. GLE Off-Roader modelin eski adı ML Serisi idi. Mercedes yenilediği SUV ailesinde ML’i de elden geçirmiş. Fakat bugünkü konuğumuz GLE Coupé.
Sürüş izlenimi ve otomobil hakkındaki düşüncelerimi yazmadan önce hatırlatmak isterim ki, ben profesyonel olarak otomobil inceleyen ve test eden biri değilim. Sizlere gayet amatör gözünden yazıyor ve düşüncelerimi aktarıyor olacağım.
SUV segmenti beni heyecanlandırmıyor. Fakat Autoshow Dergisi için yapacağımız çekim için Mercedes GLE Coupé’nin geliyor oluşu beni heyecanlandırmıştı. Çünkü henüz piyasaya çok yeni çıkmış ve görmediğim bir araçtı.Otomobilin fotoğraflarını çekmeden önce Google’dan araştırma yapmaya başladımve aslında Bu aracın BMW’nin seneler önce ürettiği ve peynir ekmek gibi satan X6’ya rakip bir model olduğunu anladım. Açıkcası Mercedes’in bu tarz bir SUV çıkarmasında bu kadar geç kalması ve bütün piyasayı X6’ya kaptırmış olmasına rağmen geçte olsa cevabını vermiş ama yeterli bir cevap mı ona beraber karar verelim.
Otomobile önden bakıldığı zaman bildiğiniz güncel Mercedes çizgilerinin hakim olduğunu görüyoruz. Artık Mercedes’te C, E ve S Serilerinin birebir aynı dış tasarıma sahip olduklarını ve kabaca sadece boyutlarının uzadığını görebiliyoruz. Bu durum gerçekten kabak tadı vermeye başladı. Bu araçta en çok garibime giden nokta ise W204 C Serisinde kullanılan aynaların kullanıyor olması oldu. En azından güncel C serinin aynasının kullanılması gerektiğini düşünüyorum.
Otomobilin yanına baktığınızda ise bariz bir şekilde BMW X6 hatlarını hissediyoruz.
Arkasına baktığımız zaman ise, Mercedes S Coupé’nin arka stoplarının bir benzerini GLE Coupé de görüyoruz. Bütün otomobilleri birbirine bu kadar benzer yapmanın mantığı maliyetleri düşürmek olamaz diye düşünüyorum. SUV’un ismi GLE Coupé olabilir ama bu S Coupé’deki stopların bir benzerini buraya kopyala yapıştır yapmayı gerekirmez diye düşünüyorum. Aynı zamanda stopların üstündeki krom şeritte bu aracı çirkinleştiren başka bir detay. Tabii bunlar benim kişisel görüşüm. 🙂
GLE Coupé’nin içine oturduğunuz zaman kendinizi Coupé bir SUV’da hissediyorsunuz. Hafif basık ve büyük bir arabayı kullanıyorsunuz. Araç büyük olmasına rağmen çok atak ve rahat bir kullanımı var. Mercedesin SUV modellerinde tercih ettiği iç tasarımı burada da görebiliyoruz. Burada keşke yeni C serisindeki iç hatları kullansaymış demeden edemiyorum. Çünkü bu artık eski nesil iç konsol tasarımı. Güncel C & E & S serilerine baktığınız zamanki ihtişamı bu arabada görmek zor. Aynı zamanda 500.000 TL verip aldığımız arabada halen eski kasa ML’i andıran iç gövde ve W204 aynaları görüyor olmak bence üzücü.
Özellikle CLA, A ve GLA segmentindeki LCD skandalından sonra Mercedes GLE Coupe ‘ye yüksek çözünürlüklü ve büyük bir LCD konulmuş ve bu LCD eliniz değince kırılacak gibi durmuyor ve biraz içeri gömülmüş durumda geliyor. Test otomobilimiz gayet dolu bir araç olduğu için Mercedes denildiği zaman akıllara gelen Hafızalı Koltuk gibi üst segment opsiyonlarla bizlere sunulmuştu.
Yukarıda da bahsettiğim üzere, Mercedes GLE Coupe ‘nin LCD ekranı çözünürlük ve boyut olarak beni fazlasıyla tatmin etti. 180 derece görünüm ve ayrıca arka kamerayı da LCD’de aynı anda veriyor oluşu bu tarz büyük otomobillerle manevra yaparken büyük kolaylık sağlıyor.
Mercedes GLE Coupe ‘yi kullanırken keyif alıyorsunuz, her şeyden önce yukarda oturuyor olmanın sağlamış olduğu farklı bir güven hissiyatı var. 9 ileri 9G-Tronic şanzıman sayesinde hem yakıt tüketimini ve motor sesini azaltıyor. Bunların dışında şanzıman pedalla çok iyi bir harmoni içerisinde, Coupé isminin hakkını özellikle spor modunda rahatlıkla verebiliyor diyebilirim. Eski otomobillerde Spor moduna aldığını zaman sadece araç geç vites atıyordu ama artık Mercedes GLE Coupe ‘de gaz tepkileri gerçekten inanılmaz hassaslaşıyor.
Benim kullandığım modelin tam adı Mercedes GLE Coupe 350d 4 Matic olarak geçiyor. 2.987 litre motora sahip olan Mercedes GLE Coupe 350d’nin AMG paketli anahtar teslim fiyatı 563.700 TL tabii bu liste fiyatı. Bunun üstünden indirim oranları mutlaka olacak ancak opsiyonel olarak eklemek istediğiniz özellikler olursa fiyat yukarı doğru artacaktır. Bununla beraber yine güzel ülkemin vergilendirme sistemine de selam göndermek istiyorum. Otomobil vergiler öncesi tavsiye edilen fiyatının 193.808 TL olduğunun da altını çizmek istiyorum. Kısacası bu otomobil için yapılan bütün Ar-Ge çalışmaları, testler, mühendislik, fabrikasyon, işçi gücü, elektrik gibi bütün giderlerini ödeyen Mercedes bu araç için 193.000 alıyorken, devletimiz bu araç için bizden 370.000TL vergi alıyor.
Mercedes GLE Coupe 350d 4 Matic Coupé’nin Teknik veriler ise aşağıdaki gibi;
Mercedes GLE Coupé dilim döndüğünce anlattıktan sonra sıra geldi fotoğrafların nasıl çekildiğine,Otomobil çekimleriyle ilgiliyseniz, otomobil çekimlerinin kolay yapılmadığını bilirsiniz. Özellikle mekan bulmak, bulduğunuz mekanın arabanın konseptiyle uyumlu olup olmaması gerçekten çok önemlidir. Bunların dışında gün ışığının iyi olması ve etrafta yansıma yapacak objelerin olmaması gerekiyor. Tüm bu koşulları sağlarsanız güzel bir otomobil fotoğrafı çekmeye bir adım yaklaşırsınız.
Özellikle otomobil çekimlerinde yaratıcı kadrajlar bulmamız gerekiyor. Bunun için kimi zaman bir forklif üstünde, kimi zaman ise çamurlu bir alanda yerden çekim yapmanız gerekiyor ki çekiminiz sıradan otomobil çekimlerinden ayrılsın ve kendini izlettirebilirsin. Mercedes GLE Coupe çekimimizde, Canon’un geçtiğimiz aylarda piyasaya sürdüğü 760D’yi kullandım. Canon 760D’de hareketli dokunmatik ekranın keyfini bu çekimde bir hayli kullandım. Hatta bütün çekimi bu şekilde gerçekleştirdim diyebilirim. Dokunmatik Deklanşör özelliği ile, LCD ekranda netlik noktasının üstüne dokunuyorsunuz ve fotoğrafımızı dokunarak çekiyoruz. Deklanşöre basmadığınız için ise fotoğraf makinemize göndermiş olduğunuz titreşimi de azaltmış oluyorsunuz.
Genellikle gündüz çekimlerinde tripod kullanılmaz. Fakat maksimum fotoğraf kalitesine ulaşmak için her zaman tripod kullanın. Hatta tripod kullanmanın yanında fotoğraf makinemizin 2 saniye gecikmeli çekim özelliğini kullanın. Böylelikle fotoğraflarınız maksimum keskinlikte olacaktır. Otomobil fotoğrafçılığına ilk başladığım zaman tripodsuz yaptığım çekimlerde evde hep hüsrana uğramıştım. Özellikle eğilip aşağıdan yaptığınız çekimlerde mutlaka bir titreşim oluyor ve bunun önüne geçmek için tripod ve 2 saniye gecikmeli çekim şart.
Canon 760D ile birlikte 24 megapiksel fotoğraflar üretebiliyoruz. Lensinizin odak uzaklığı yetmediği noktalarda ya da makro çekimler için eğer yeteri kadar yaklaşamıyorsanız, fotoğrafı olduğu gibi çektikten sonra fotoğrafınızı istediğiniz gibi kesebilirsiniz. 24 megapiksel günümüz şartlarında gerçekten güzel bir değer olduğunu belirtmek isterim. Canon’un amiral gemisi 1D X’in 18megapiksel bir fotoğraf makinesi olduğunuda hatırlatmak isterim.
Bu çekimde aynı zamanda harici flaş ve tetikleyici sistemleri de kullandım. Özellikle otomobil gibi büyük objeleri çekerken harici flaş kullanmayı çok seviyorum. Çünkü ışığa kendiniz hükmedebiliyorsunuz. Aksi takdirde güneş nerede ise sizde otomobilinizi ona göre konumlandırmalısınız. Odunlukta yaptığım çekimde Canon ST-E3 Harici Flaş tetikleyici ve Canon 430EX III RT modelini kullandım. Bu iki üründe radyo kontrolllü flaş tetikleyicilerdir. Bu ikili sayesinde flaşınızı makinenin tepesine takmadanda da harici olarak kullanabilir ve istediğiniz yerden flaşı patlatabilirsiniz. Bu görmüş olduğunuz fotoğraf aslında 6 farklı kareden oluşuyor. Flaşı çeşitli yerlerden patlatarak 6 kareyi Photoshop yardımıyla birleştirdim.
Yüksek ISO Değerlerinde çekim yaptığım 1-2 kare oldu. Bu karelerde Canon’un gücü ortaya çıkıyor. Yeni Digic 6 işlemcisi sayesinde çektiğim fotoğraflarda eski serilere göre çok daha az gürültü(noise) gördüm. Bunun dışında yine Digic 6 Sayesinde saniyede 5 kare fotoğraf çekmek hızına ulaşıyor. Özellikle arka arkaya yapılan otomobil çekimlerinde bu sayı tatmin edici. Hybrid CMOS AF netlik sistemi ve 19 Adet Çapraz Tip netleme noktası Canon 760D’de bizlere sunulmuş. Bu sayede netleme tutarlılığı ve netleme hızının gayet tatmin edici seviyelerde olduğu gözümden kaçmadı.
Canon 760D’de aynı zamanda Wi-Fi ve NFC bulunuyor. Bu teknoljiler sayesinde fotoğraf makinemizi, akılı telefon ya da tabletlerimizi kullanarak fotoğraf çekebiliyoruz. Fotoğraf makinemizin üstündeki bütün değerleri akıllı telefonlarımızdan değiştirebiliyoruz. Bunların yanı sıra çektiğiniz fotoğrafları cihazınıza yollayıp, sosyal medyaya hemen aktarabiliyorsunuz.
En keskin otomobil fotoğrafları için;
- Mutlaka çekime çıkmadan mekan araştırması yapın.
- Çekimlerinizde tripod ve 2 saniye gecikmeli çekimi kullanın.
- Fotoğraf makinenizde dokunmatik netleme var ise bu özelliği kullanın.
- Wi-Fi Özelliği olan fotoğrafa makinelerinde ise akıllı telefonlarınızdan çekim yapabilirsiniz.
- Maksimum netlik için, netliği manuel olarak yapın. Canlı izleme modunda görüntüyü x10 büyüttükten sonra, lensiniz manuel netleme moduna alın ve lensin önündeki netlik halkasını çevirerek maksimum netliğe ulaşın.
- Harici flaşınız var ise, daha kuvvetli ışık kullanarak yüksek diyafram değerlerinde çekim yapın.
Mart / 2016
Mert Gündoğdu
